ben geldim.. kızın..
hoşgelmedim.. hoştagörmedim..
ağrıların yokken bu yatmak niye?
azcık doğrulsan elini versen..
git babanın elini öp dediler
öldü diyemedim gitti diyemedim
bayram gelmiş bilemedim baba
ben geldim baba
kıyamadığım ellerini öpmeye
doyamadığım kokunu duymaya..
öyle çok uzaktan değil amma
yorgun geldim
hediye bıraktığın bayramlardan kaçtım
namazsız sabahlardan..
pabuçlarımı bırakıp başucumda,
mendillerimi savura savura geldim
olur ya bi ihtimal
duyarsın, ses edersin
yasemin der su istersin diye geldim
belki sende özlemişsindir diye geldim
saçlarım belimde çok uzadı bak
sen seversin, öpersin diye geldim
kimselerin ellerini öpmeden geldim
elini veremezsen
taşını öpeyim başıma koyayım diye geldim
kimsem yok benim baba
kimsem hep sensin diye geldim
alıp götüreyim
evimize dön diye geldim
yetişemediğin bayrama
bi kerecik daha olsun
yetiştireyim diye geldim..
çiçek açmış taşın toprağın baba
bi çiçeğin de ben olayım diye geldim
kalk baba gönderme sensiz bu bayramlara
kalk baba kaçıncı bayram bilsen..
ah gene unutmuşsun hesabı..
bilsen yapmazdın sen baba
yazına yüz sürdümde geldim,
yazgıma ah ettimde geldim..
beni yetim bayramlara bıraktın baba..
16 Kasım 2010 Salı
29 Eylül 2010 Çarşamba
..
onca zaman kurmayı başaramadığım cümlelerin yansıması var gözlerinde avuçlarıma düştükçe amin gibi sürüyorum yüzüme..
8 Eylül 2010 Çarşamba
yinemi bayram?
her bayram arifem böyle olur.. bi yanım bezgin, küskün, suskun, acıyı kemiren diğer yanım asi, saldırgan, meydan okuyup hesap soran..
sen hangi yarıma aitsin bilemedim.. başucu yepyeni pabuçlu uyku sefası sabahı elini öpmeyi bekleyen yaseminmi? yoksa öpmeye kıyamadığım elinin yokluğunu koynuna alıp arife bitesiye kadar metastaslara küfür edip göz çürüten yaseminmi?
sen hangi yarıma aitsin bilemedim.. başucu yepyeni pabuçlu uyku sefası sabahı elini öpmeyi bekleyen yaseminmi? yoksa öpmeye kıyamadığım elinin yokluğunu koynuna alıp arife bitesiye kadar metastaslara küfür edip göz çürüten yaseminmi?
24 Mayıs 2010 Pazartesi
. .. ... .... ..... ......
üç noktalardan üç virgüllerden vazgeçeli pek uzun olmamıştı
zaten noktalarla aram hiçbir zaman iyi değildi
ama pazar kahvaltılarını hep sevdim.
hoşgeldin o zaman
çay, peynir ve şeker gibi bir öpücük var menümde.
umarım hayat boyu tüm pazarlarım bu rahatsızlıkla geçer
verdiğin bu huzur ve mutluluk rahatsızlığından dolayı teşekkür ederim
seni seviyorum
23 Mayıs 2010 Pazar
hoşgeldin huzurum
senmiydin huzur yoksa ara ara masumca bakışınmıydı çözmek imkansızdı,,, önemi yoktu ki huzurdu bana gelmişti, hoşgelmişti,,,
12 Ocak 2010 Salı
derin,,,
bellidir kırık aynaya yansıyan yüzün
görülmemiş ama aşina
bilinmemiş ama tanıdık
düş gibi hayal gibi
bir görünür gölge gibi ama sessiz
yazmaya yeltenmiş eller kalemlerde
okunmuş ama yazılmamış gibi
güçlü bir tahmin gibi
seçici bir kudret
kayıp bir zaman dilimi
kırık kırsık cümleler
yarım yamalak kelimeler
herşeyi tam anlatacakken susmuş
tam yazacakken kalem tükenmiş
şimdi sen yaz yazgının masalını
sen çiz çizginin gidisini
masada herşey,,,
tükenen kalemler, hayalet kağıtlar
sen seç bilinmez zamanlar
öldür göm, yak savur,,,
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)